 Pop müziğimizin tek uluslararası starı Tarkan, yeni albümü sayesinde yine gündemde... Ancak bu kez de kendisine pek sıcak yaklaşılmıyor, CD’sindeki şarkılar hakkında olumsuz değerlendirmeler yapılıyor. Kılığı, kıyafeti, albüm için çektirdiği fotoğrafı, TRT’de yılbaşı gecesindeki performansı, TRT’den aldığı ücret eleştiriliyor, Justin Timberlake’e benzemeye çalıştığı öne sürülüyor. Tarkan için bu kez de maya pek tutmamış görünüyor. Tarkan, Türk pop tarihinin en büyük rüzgârını yakalama şansına sahip olmuştu. Sezen Aksu’yla, Nazan Öncel’le yaptığı çalışmalardan çok iyi sonuçlar almış, 'şıkıdımlı' yıllarda her yaş grubunu kendisine hayran bıraktıktan sonra, yurtdışında da kendisine bir izleyici kitlesi yaratmayı başarmıştı. İddiaları büyüktü, havalıydı, burnu Kaf dağında görüntüsü veriyordu. Özel yaşamıyla ilgili dedikodular arttı, o gerginleşti. Kariyerinin başında gülen ve yaptığı işten çok keyif aldığı hissi veren bir şarkıcıyken, giderek yapaylaştı, 'image-maker'ların kurbanı mı oldu bilinmez, ama dış görüntüsü ve davranışları gerçek anlamda ruhsuzlaştı. Albümleri, Amerika’daki yaşamı, kız arkadaşı, kız arkadaşının kız kardeşleriyle birlikteki fotoğraflarıyla haber olsa da, o gönüllerdeki yerini yitirmeye başladı. Rahmetli Ahmet Ertegün yardımcı olsaydı Tarkan dünya çapında yıldız olurdu, diye iddia edenler oldu. Ancak Ertegün, Tarkan’da kendi aradığı özellikleri görmediği için olsa gerek konuyla pek ilgilenmedi. Tarkan da yıllardır yurtdışında yaşamasına ve hep uluslararası platformda bir şeyler yapma iddiasında olmasına karşın yıldızlar ligine giremedi. Yurtdışında konserler verdi, 'Şıkıdım' ve birkaç şarkısı pek çok ülkede tanındı, ancak görünen o ki, daha fazla gidecek alanı yok. Hâlâ İngilizce sözlü şarkılarla bir hit yakalama peşinde koşuyor, hâlâ cepten yiyor, geçmişin mirasını tüketiyor. Tarkan, ikinci bir çıkış yapmak istiyorsa kendisini yıldız yapan özelliklerini hatırlamalı. Geçmişte kendisini bu kadar önemsemiyordu. Şarkısını söylerken, yaptığı işten zevk aldığı, işe gönlünü koyduğu hissediliyordu. Bunun sonucunda da, izleyiciye duygularını geçirmeyi başarıyordu. Oysa şimdi bir imajı yaşatmaya çalışıyor. Üstündeki her şey, saçı, başı eğreti duruyor. Metamorfozu kendisi geçiriyor, bunu da pek fark etmiyor. Tarkan bir Türk yıldızıdır ve onu var eden 'hedef kitlesi' Türklerdir. Öncelikle “Ben aslında sizlerden uzakta, sizlerden yüksekte bir dünya yıldızıyım' ruh halinden kurtulması gerekir. O kadar havalı olmaya çalışmasına gerek yok. Biraz halkın içine girsin, insanlar nasıl yaşıyor, neyi dinliyor, neyi seviyor bir onları anlasın. Gençler ne düşünüyor, neler bekliyor öğrensin. Sonra, çevresindeki tüm imaj kişilerini uzaklaştırsın. Kendisine dönsün, yaptığı işi Türkiye için yapsın. Türkler çok severse ancak, oradan sınır dışına çıkabilir. Yoksa İngilizce şarkı söyleyerek bir yere varamaz, zaman kaybeder ve sonra da beni anlamıyorlar diye yakınıp durur. Tüm “Ben bir dünya markası olacağım” diyenler gibi, bir arpa boyu yol gitmez. Milliyet İK |
--> Haberin devamını okumak için tıklayın(Click to Read Source)...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder